(…) Bugün olanları anlama noktasında biraz eskilere gitmek gerekiyor…”kefen, ölüm, ameliyat”ın neden Erdoğan tarafından sık sık kullanıldığını o zaman anlarız
Bu ülkenin Başbakanı bir araç içerisinde kaldı, kapılar kitlendi ve balyozlarla araç kırıldı….2006 yılında rahatsızlanan Erdoğan’ı hastaneye getiren korumalar, aracın anahtarının içerde kalması ve kapıların otomatik olarak kilitlenmesi üzerine panik yaşadı. Korumalar, hastanenin yanında çalışan inşaat işçilerinden alınan balyoz ve kesici aletlerle aracın sol ön kapı camını kırarak Erdoğan’ı sedye ile Güven hastanesine kaldırdılar. Bilinci kapalı bir şekilde hastaneye kaldırılan Erdoğan, “Üşüyorum üstümü örtün” diyordu…
Bu örneği niye verdim, bu ülkenin Başbakanlarını siyasetten koparmanın en iyi yoludur, hasta yatağından onu kaldırmamak. Rahmetli Ecevit ile ilgili bugün hastane tedavisinde söylenenler hala ortada…Bir hastane tedavisi sonrası Ecevit ülkeyi yönetemeyecek hale getirildi…
Başbakan Erdoğan’da ameliyat masasında kaldırılmayacaktı. Birileri bunu uygulamaya koymak için ellerinden geleni yaptılar.
Başbakan iki defa ameliyat geçirdi…Birinci operasyonda ters giden bir şeyler fark edildi. Başbakan Erdoğan’ın önce hastanesi değiştirildi daha sonra da onu ameliyata alacak olan ekip Sağlık Bakanlığı tarafından haber verilmeden Türkiye’nin farklı yerlerinden toplandı ve hastaneye getirildi. Onlara önemli bir ameliyata girecekleri ifade edildi ve hastaneye gelene kadar Başbakan Erdoğan’ın ameliyatına gireceklerini bilmiyorlardı. Ameliyatı yapan ekip güvenlik gerekçesi ile değiştirilmişti. Başbakan Erdoğan’ın ameliyat masasından kaldırılmayacağı ile ilgili alınan istihbarat üzerine çalışma yapılmıştı. Birileri Başbakan Erdoğan’ı ameliyat masasında öldürmeye kararlıydı.
Başbakan Erdoğan’ın bu istihbarat sonrası getirildiği hastanede operasyonu yapacak ekipteki doktorlar Başbakan Erdoğan’ın kılına zarar gelmesin diye adeta göğüslerini siper ettiler. Ameliyatta kullanılacak olan malzemeler başında saatlerce nöbet tuttular. Malzemelere dışarıdan bir şey karıştırılmaması için azami özen gösterdiler.
Başbakan Erdoğan ameliyat edildi ve ameliyat başarılı gerçekleşti. Daha sonra yapılan açıklamada ‘Sayın Başbakanımız 26 Kasım 2011 tarihinde laparoskopik yöntemle başarılı bir sindirim sistemi ameliyatı geçirmişlerdir. Ameliyat Sayın Başbakanımızın programının müsait olması nedeniyle 26 Kasım tarihinde gerçekleşmiştir. Sayın Başbakanımızın sağlık durumu yerindedir. Doktorların gerekli gördüğü istirahatin ardından, Sayın Başbakanımız çalışmalarına başlayacaktır. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.’ Dendi.
Başbakan daha sonra iyileşme sürecinde tedavisinin devamı olarak ikinci bir ameliyat geçirdi. Erdoğan’ın vücudundan daha önceki ameliyatında takılan ve kanının temizlenmesine yardımcı olan bir cihaz çıkarıldı. Ameliyat bölgesindeki dikişleri alındı.
Başbakan ölüm kalım mücadelesinde bulunurken birileri MİT krizini çıkardı ve Başbakan Erdoğan o ameliyatlı haliyle bir de bunlarla uğraşmak zorunda kaldı…
Başbakan Erdoğan, defalarca suikasttan kurtuldu ve bunları bu millete anlatmadı. İçeride hainleri çok fazla deşifre etmedi, tedbirini aldı Allah’a havale etti. Dışarıdan özellikle su içmemeye özen gösterdi. Suyunu sürekli olarak arabanın bagajında taşımaya özen gösterdi. (…)
Başbakan’ın bugünlerde kefenden musalla taşına kadar ölümü hatırlatıcı birçok beyanı tekrar dillendiriyorsa, “Bu can bu bedende olduğu sürece korkmayın” diyorsa, sürekli olarak kendi ameliyat masasını hatırlayıp, “Bu ülkede ameliyat yapılmasına izin vermeyiz” diyorsa siz Fetih Süresini okumayı sıklaştırın, günde 500 defa ya Settar çekmeye devam edin….Başbakan Erdoğan 10 yıl içerisinde 30’dan fazla suikasttan kurtulduysa bunda yaptığınız ve yapacağınız duaların etkisi çok fazladır…Allah dualarınızı kabul etsin…
Acizane olarak şunu rica etmek istiyoruz; seçimlere kadar Eyüp Sultan Hazretlerinin Türbesinin açılması manevi dünyadan isteniyorsa biz de bunu Başbakan Erdoğan’dan rica ediyoruz…Seçimlere kadar Eyüp Sultan türbesinin sürekli açık tutulması önemlidir…(Şirke girmeyelim ibadet sadece Allah’adır…türbenin açık tutulması başkadır)…Unutulmamalı ki Bedir’de 3 bin melek, Uhud’da beş bin melek yardıma gelmişti…Ne kadar çok büyük sıkıntı o kadar yardıma ihtiyaç var…
http://www.timeturk.com/tr/2014/01/11/basbakan-erdogan-i-ameliyat-masasinda-kim-oldurmek-istedi.html
——————-
31 MART İLE 17 ARALIK ARASINDA PEK ÇOK PARALELLİK VAR
Bugün yaşanan olaylar 31 Mart’a çok benziyor. Tek 31 Mart değil. Küresel güçler siz güçlendikçe sizin ayağınızı tökezletmekten vazgeçmez. Osmanlı tarihinde kesintiler olmuş. Padişahlardan bağımsız düşünürsek sadece padişahlar dersek Fatih, Yavuz Kanuni geliyor. Çok büyük sadrazamlar geçmiş Osmanlı tarihinden. Başbakan’ın konumu bugün Sadrazamlık konumu. Osmanlı tarihinde büyük devlet adamları pasifize edilip ortadan kaldırıldıktan sonra bir yenisi gelene kadar Osmanlı büyümesini durdurdu. 1402 Ankara Savaşı’ndan sonra 42 yıl beklendi. Osmanlı tökezletildi bu tür operasyonlarla. Başka bir örnek, Gedik Ahmet Paşa, muhteşem bir sadrazam, Kırım’ı almış, Otranto’yu almış, ne yazık ki 1482’de öldürülmüş, Yavuz gelene kadar bekledi Osmanlı Sokullu Mehmet Paşa muhteşem bir sadrazamdır, ufukların sadrazamıdır. Karadeniz ve Hazar’ı birleştirme projesi vardır, çalışmayı başlatmış, Süveyş’i açtırmak istemiş, Mursi’yi de bu açıdan değerlendirebiliriz. Cebeli Tarık Boğazı’na ulaşmış, Arap Baharı’nın geçtiği yerlere nüfuz etmiş ve öldürülmüş. Liderler kolay gelmiyor. Sokullu’dan sonra Köprülüler gelmiş 27 yıldır. Bürokrasi en kudretli sadrazamı Merzifonlu’yu öldürtmüş. Osmanlı bir 150 yıl dört devletle savaşmış Merzifonlu’dan sonra. Liderler pasifize edilirse o devlet bekleyecek. Birebir baktığınızda o kadar çok denk düşen noktalar var ki. Abdulhamit’e diktatör deniyordu. Abdulhamit’e isyan Taksim’de başladı. Gezi Parkı’nı unutmayın.Diktatör diyenler asıl diktatörü sonra gördüler. Ahmet Taner Kışlalı, Bahriye Üçok cinayetleri bu dönemde mi oldu, asit kuyuları bu dönemde mi oldu. Abdulhamit’in bir kişiyi öldürdüğü vaki değildir. Abdulhamit en azıllı muhaliflerini cebine para koyup Avrupa’ya gönderdi. İttihat Terakki iktidara gelince faili meçhuller, idamlar olmuştur. Diktatör nasıl olunur İttihat Terakki gösterdi.
ABDULHAMİT DÜŞÜRÜLDÜ, KURŞUN ATMADAN 5 DEVLET KAYBEDİLDİ
Şimdi 31 Mart İsyanı tezgahlandığında, 2. Meşrutiyet’in ilanı için 30 yıl Abdulhamit ile uğraşıldığında bekledikleri hürriyet, kardeşlik, eşitlikti. Meşrutiyet ilan edilirse ülkede birlik bütünlük sağlanacaktı. Bunlarla Jön Türk kongrelerini yaparken Taşnak Sutyün gibi terör örgütleriyle kongre yaptılar. Derler ki biz bütünlüğü sağladık. Abdulhamit’in arabasına bomba koyan terör örgütleriyle işbirliği yaptılar. Prens Sabahattin, Ahmet Rıza grubu ile ayrılığa düştüler. Tüm hedef Abdulhamit’i düşürmekti. Sonra ne oldu, İkinci Meşrutiyet ilan edilir edilmez, tek kurşun atılmadan, 5 devlet toprağı kaybedildi.Girit, Kıbrıs, Bosna, Doğu Rumeli. 1908’e kadar biz Adriyatik’e kıyısı olan devlettik.
BU BAŞBAKAN’A 2016’DA MONTRÖ’YÜ İMZALATAMAZLAR
Abdulhamit tahta çıkar çıkmaz onların istediği padişah olmadığı anlaşılınca borcunu bir defada ödeyeceksin tek şartımız Mithat Paşa’yı affetmeniz dediler. Mithat Paşa üzerine niye düşüyorlar? Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin imzalanması yakınlaşıyor 2016, Kırım Ruslarca ilhak edildi. Bunlar tesadüfi değil. Bir müteahhit bir arsayı beğenir, satın alır, arsa sahibi satmak istemez, bu satmıyor ama çocuğu satmak istiyor. Der ki ben bunun babasını öldürürsem ben bu araziyi alırım der. Abdulhamit ülkeyi Birinci Dünya Savaşı’na sokmayacaktı. Mithat Paşa ülkeyi 93 Harbi’ne soktu. Abdulhamit sokmayacaktı. Birinci Dünya Savaşı öncesi Mithat Paşa muktedirdi, ülkeyi savaşa sokacak kişiyi aradılar. Almanlar ülkeyi savaşa sokacak kişiyi iktidara getirmek istedi. Abdulhamit ülkeyi Birinci Dünya Savaşı’na sokmayacağı için düşürüldü. 2016’da Montrö Anlaşmasını bu Başbakan’a imzalatamazlar. Rusya’nın sıcak denizlere inme manevrasıdır. resmin büyüğünü göremezseniz kaybedersiniz. Ortadoğu kaynakları Türkiye’ye akıyor. Kaynaklar eskiden Amsterdam, Brüksel’e akıyordu. Batı’daki krizleri başka türlü değerlendirmeyin Ağaoğlu’nun ofisinden açıklama yapıldı, şunu diyor, ‘iki üç günlük gözaltı sürecinde Ağaoğlu ofisinden üç dört milyar Dolar ya da Euro değerinde satış yapıldı’ Ortadoğu’ya. Ağaoğlu gibi işadamları Ortadoğu’ya satış yapıp, Ortadoğu’dan sermaye çekiyor. Başbakan bu yüzden tehlikeli. O paralar Avrupa’ya gidiyordu. Yağmurun altında ıslanan araziyi alacak diye El Maktum için kıyamet koparıldı. El Makdum İngiltere’de Kraliçe tarafından karşılandı.Mursi indirildi çünkü Süveyş’i Türkiye’ye kullandıracaktı. Abdulnasır, Süveyş’i millileştirdi, savaş açıldı kendisine. Süveyş şah damarıdır. birinci Dünya Savaşı Süveyş yüzünden çıkmıştır. Abdulhamit Hicaz Demiryolu ihalesini Almanya’ ya verince İngiltere Süveyş’i işgal etti. Mursi’yi bundan bağımsız düşünemeyiz. istediğiniz kadar fabrikanız olsun, satamazsanız olmaz. Başbakan da bunu yaptı artık satacak imkanlara kavuşacaksınız. Toros tünelleri, Hicaz Demiryolları bugün yapılanlara bakın, hızlı trenler, bölünmüş yollar, yollar ticaret için önemli.
APTAL AYDINLAR BAŞBAKAN’IN UFKUNU ANLAMIYOR
Başbakan’ın aptal aydınlar tarafından anlaşılamayan ufku, Kanal İstanbul’dur. Panama ikinci kanalı atıyor. Büyük resmi görmeyip ‘rüşvet yolsuzluk’ diyorlar. Neresi rüşvet yolsuzluk? Ülke kuşatılmış halde. Genelkurmay, Cumhurbaşkanılğı Başbakanlık dinleniyor. Senin dik duran bir liderin var. Davos neyi ifade ediyor, Türkiye’nin onurunu, haysiyetini ifade eden bir Başbakan var. Yunan gazetesi bile ‘bunu birisi İsrail’e yapmalıydı’ diye yazdı. Diplomasi kuralları efendi ülkelere şöyle itaat edeceksiniz denilen teşrifat kuralıdır. İsrail uluslararası Madrid Görüşmeleri’ni ‘Cumartesi benim Şabat’ım’ deyip çekip gidiyor.
BAŞBAKAN ANA CADDEDE BİR YÜRÜDÜ O İŞ BİTTİ
Arap Baharı bir projedir. Condoliza Rice’ın makalesini okuyun. 22 ülkenin rejimleri, coğrafyası, sınırları değişecek. Washington Post’a yazmış. İngiltere Mursi’yi o yüzden devirdi. ‘Arap Baharı’ denildi, bu kadar operasyon yapıldı. Başbakan’ın bütün gayretleri Tunus ve Mısır’da Türkiye dostu kişiler seçildi. Türkiye dost elini uzattı. Yunus Emre ve Yurt Dışı Türkler kuruldu. Arap ülkelerinde altı büyükelçilik vardı. Bunun neresi diplomasi? Kırım’da çalıştım bir yıl. Kırım Tatarların Rus mafyası öldürüyordu, Başbakan geldi Kırım’ın ana caddesinde yürüdü o iş bitti. Şimdi Türkiye eski tarihi kodlarını hatırladı. Montrö’yü ihmal etmeyin, Kırım Ruslara hediye edildi. Batı’nın Kırım’ın Ruslarla işgali karşısındaki cümlelerine bir bakın, çok komik. ABD, Ukrayna’da daha fazla ileriye gitme diye açıklama yapıyor. Ruslar Güney’e iniyor. Türkiye tarihi kodlarını hatırladığı için. Mursi iktidarda kalsaydı, Suriye Türkiye’nin istediği gibi dönüşseydi ne olacaktı? Sizinle işbirliği yaparlarsa bütün Arap ülkeleri buna uyar. Batılılar bunu iyi bildiği için Dubai’de bu ülkenin ileri gelenlerini toplayıp, ‘Türkiye güçlenirse sizin petrollerinizden pay alır’ dendi. Türkiye’nin güçlendiğini Türkiye’dekiler göremiyor. Başbakan gibi bir lider kaybedilirse Türkiye içine kapanacak.
BAŞBAKAN ARABASINA GAZ VERİLEREK ÖLDÜRÜLMEYE ÇALIŞILDI
Bu hadiselerin rüşvet ve yolsuzlukla ilgisi olmadığı açık . MİT tırlarına yapılan operasyonla rüşvet ve yolsuzluğun ne ilgisi var. Bu ülkenin başbakanı arabasında öldürülmeye çalışılmadı mı? Niye öldürmeye çalıştınız? Arabası uydudan kilitlendi ve gaz verildi ve arabasının camı balyozla kırıldı. Büyük bir şanstı. 60 saniye sonra Başbakan’a ulaşılsaydı Başbakan ölmüş olacaktı. MİT tırlarına yapılan saldırın rüşvet ve yolsuzlukla ne ilgisi var. CIA aracına operasyon yapılabilir mi?
O kadar aptal var ki karşımızda. Rüşvet Yolsuzluk diyor, MİT tırları ile alakasını kur. IHH deposuna yapılan baskınla ne ilgisi var. Buyrun bunu anlatın. Dışişleri Bakanlığı’nın dinlenmesinin rüşvet ve yolsuzlukla ne alakası var.İçine kapanacaksın, liderin kaybolacak. Bir öğretim görevlisiyim, tarihte bunları çok gördüm. Bir Sokullu Paşa’nın daha kaybına bu milletin tahammülü yok. (…) Sözüm ona bazı aydınlar Başbakan’ın üslubunu aşırı buluyoruz. Herkes size saldırıyor Başbakan’ın psikolojisini düşünün. Niye Başbakan bu kadar agresif, herkes size saldırıyor, sessiz sakin konuşacaksınız. Dinleme olayı Başbakan’ın haklı olduğunu ortaya koyuyor. Feryat ediyor. 31 Mart öncesinde Abdulhamit çok uyardı. 31 Mart isyanında aydınlar Abdulhamit aleyhinde yürüdü. Millet artık bu küresel operasyonu anladı. Tahttan indirilme fermanını, gayrimüslimler verdi, bu kadar zulüm olur mu? Emanuel Karasu kimdi biliyor musun, padişahın huzuruna gelen, Filistin ile teklif getiren kişiydi. Bu 31 Mart çok önemli.
———-
(…) İşte Taksim’i, Gezi’yi, kumpası yapanları ve sokaklarda yürüyen insanları şaşırtacak o cevaplar…* Mesele kesilecek olan ağaçlar mıydı?Hayır asla! Bu organizasyonu yapanların amacı halkı sokağa döküp iktidar ve Merkez Bankası’nın gücünü sınamaktı!* Hazırlık ne zaman yapıldı?Bu oyunu kuranlar çözüm süreciyle birlikte start verdi! Ancak muhalefetin sokakta bir ağırlığı olmaması nedeniyle başlarda istenen sonuç elde edilemedi! Silivri’de ikinci perde sahnelendi!Oradaki kargaşa perde arkasındakilere ışık verdi.Halkın büyük çoğunluğu orada yatanların suçlu olduğuna inandığı için olay LOKAL kaldı.* Tutsaydı? Yayılır mıydı?Amaç oydu! Ama asıl hedef Başbakan Erdoğan Amerika’dayken yapılacaktı! Ki önceden hep öyle olmuştu! Erdoğan ne zaman Washington’a inse üzücü haberler gelmişti! Reyhanlı saldırısı da bu amaçla yapıldı! Amaç Obama ile görüşmeye giden Erdoğan’ı yolundan çevirmekti! Patlamayla olayların yayılacağı hesap edilmişti! Orada 3 farklı oyun kuruldu! Sünni ve Şii çatışması en masum olanıydı!Halk bunlara yüz vermedi!Eğer tutsaydı Erdoğan Amerika’dayken koltuğunu kaybedebilirdi! O kadar planlı ve ciddiydi! Ama Anadolu’nun sağduyusu kazandı!* Gezi Parkı?Onlar tutmayınca çevrecilik adı altında fitil ateşlendi! Amaç Erdoğan’ı yıpratmak, hatta götürmekti! İşin arkasında Avrupalı güçler ve Amerika’daki bazı kanatlar vardı!* Kimler vardı? Örnek verebilir misiniz?Erdoğan bilmiyor ama Türkiye’de yatırım yapan yabancılar ile FORBES listesinde yer alan en az 30 işadamı bu işe destek verdi!* Tespit edildi mi?Elbette! Bakın MİT kör noktalarda dağıtılan 200’er liralık banknotları tespit etti ve hangi bankadan çıktığını buldu! Seri numaraları patronları ele verdi! Bunu hiç düşünmemişlerdi! 3 büyük banka işlerin tam ortasında!* Merkez Bankası dediniz?Merkez Bankası yaratılan KAOSA, yani kriz havasına tıpkı FED gibi cevap verdi! Başkan Başçı ‘Gerekirse çok sert tepkiler vereceğiz!’ dedi. Hedef bir hafta içinde borsanın yüzde 50 değer kaybetmesi, doların ise 2.15’e çıkarılmasıydı! Operasyon başarısız oldu! Tutmadı!* Merkez Bankası Başkanı’nı neden önemli buluyorsunuz?Başçı, 2011’deki bir konuşmasında ‘dünyanın en güçlü merkez bankası bizimki’ dedi! Dev patronlar Türkiye’ye müthiş bir para akışının olduğunu biliyor ama bunun kaynağını çözemiyor!Meblağı bilemiyor! Gelen paranın miktarının belli olmaması paradan para kazanan çevrelerin iştahını kabarttı! Başçı da bu yüzden hedef oldu! Ama Ankara arkasında durdu! Yedirmedi!* Başçı için de operasyon yapıldı mı?Serdengeçti başkanlığı bıraktıktan sonra onun ismi dile getirildi! Ama Cumhurbaşkanı Sezer istemedi! Üstünü çizdi! O Başçı, dünyada yılın BAŞKANI seçildi!* Yani?Bu Merkez Bankası’nın A+ olduğunun göstergesidir! Eğer 2003 yılında Erdem Başçı, bankanın başına geçmiş olsaydı bugün FED bile bizim altımızda olurdu! O dönem eşi için KAPALI lafları dolaştı! Oysa onun yerine gelen Durmuş Bey’in de eşi kapalıydı! Demek arada ciddi bir fark vardı! Bu atama krizi ülkeye 7-8 yıl kaybettirdi!* Operasyon sürüyor mu?Yüzde 60 başarılı oldu. Ancak Erdoğan’ın başarılı hamleleri ile bu oran yüzde 30’lara düştü!Havaalanına giden kalabalık Beyaz Saray’da Joe Biden başkanlığındaki toplantıyı bitirdi! Ben Rhodes, (Beyaz Saray Stratejik İlişkilerden Sorumlu Yardımcı) toplantı odasına girdi ve CBS kanalının açılmasını söyledi. Biden ve toplantıya katılanlar Erdoğan’ın karşılanması ve konuşmasını birkaç dakika dinlemek zorunda kaldı. Ardından yapılan mitingler, eylemlerin amacına ulaşmasını engelledi.* Başka ne düşünüyorlardı?Türkiye’de eylemler dalga dalga yayılırken Suriye’den çok ağır bir saldırı için 100 kişilik ÖZEL BİR TİM sınırı geçmek üzere hareket etti! Askeri üniformalı bu TİM, Türkiye’de asker ve polise saldırıp çok kişiyi katledecekti! Türk askerinin ve MİT’in dikkati bunu atlamadı! 100 kişilik operasyon timi ortadan kaldırıldı!
Bir tek Türk askerinin burnu bile kanamadı!Saldırı gerçekleşseydi içerisi inanılmaz bir şekilde karışacaktı! Herkes GEZİ’ye bakarken GÜNEY kopacaktı! Yürüyenlerin bundan haberi yok! Ama devlet iş başında! Hatta geçen gün komutanlar Ankara’daki bir programda lokmalarla ‘Mehmetçik daima hazır!’ sloganı bulunan tepsiyle karşılandı! Mesaj açıktı, tabii anlayana!
NOT 1: CNN International televizyonu acaba bu 100 kişilik TİM’i bildiği için mi günlerdir canlı yayın aracını Reyhanlı’da tutuyordu.NOT 2: Dostum içeriyi karıştırıp Suriye ile savaşa sürüklemek isteyen 100 kişilik timin üzerindeki üniformaların hangi ülkeye ait olduğunu, ısrarlarıma rağmen söylemedi! ‘Gizlenmek için Türk askeri üniforması ile mi sınırı geçmek istediler’ soruma da cevap vermedi.http://www.takvim.com.tr/yazarlar/ergundiler/2013/06/12/o-tim-imha-edildi-863451476491