Suriye’de çok sayıda yüksek rütbeli generalini kaybederek büyük darbe yiyen İran çevresindeki bütün ülkeleri karıştırarak İslam dünyasında ikinci İsrail olmaya soyundu. Bu bağlamda Azerbaycan’da dini görünüşlü kışkırtıcı hareketlerine devam etmiş ve yazın yaşanan bazı olaylarla ülkede karışıklıklara sebeb olmuştu.
Azerbaycan’ın başkenti Bakü yakınlarındaki Nardaran Kasabası’nda yaşanan gerginlikte İran’ın parmağı olduğu iddia edildi.Haziran ve Temmuz aylarında meydana gelen söz konusu olaylarda 1 kişi hayatını kaybetmiş ve çok sayıda kişi de yaralanmıştı. Kasabanın ileri gelenleri arasında yer alan ‘Bakû ve Kendlar (köyler) Birliği’ adlı NGO’nun başkanlığını yürüten Hacı Cebrail Alizade’nin, 21 Eylül’de herhangi bir açıklamada bulunulmadan gözaltına alınması, bölgedeki gerginliğin yeniden artmasına neden oldu. Alizade’nin gözaltına alınmasının ardından peş peşe gösteriler düzenleyen kasaba halkı, gözaltına alınanların serbest bırakılmasını istedi.
Azerbaycan’da yayınlanan 27 Eylül tarihli Olaylar Gazetesi’nde yer alan bir habere göre; Nardaran’da meydana gelen olaylarla bağlantılı olarak yaşanan sürecin dini boyutunda artış yaşandı. Güney Azerbaycan Parlamentosu Girişim Grubu Başkanı Aslan Halidi, Nardaran’da aşırı dinci sloganların dile getirilmeye başlandığını, bu sloganların Azerbaycan halkı için olumsuz olduğunu belirtti ve meydana gelen olaylardan İran İstihbaratını sorumlu tuttu.Halidi, ‘binlerce Azerbaycan vatandaşının Tahran’da, Meşhed’de Humeyni ideolojisiyle eğitildiğini, bu kişilerin gelecekte Azerbaycan için büyük bir tehlike oluşturacaklarını, çünkü İran’da sabotaj ve bomba eğitimi de verildiğini’ kaydetti.Nardaran meydanına İmam Hüseyin adının verilmesinin ardında da İran Kültür Merkezi’nin bulunduğunu ve merkezin bu amaçla İslam Partisi’ne veya bölge yönetimine 25.000 dolar ödediğini savunan Halidi, Nardaran’daki mitinglerin aynı meydanda gerçekleştirildiğine de dikkat çekerek, İran Kültür Merkezi Başkanı Ocag Nejat’ı ülkeden çıkarılması çağrısında bulundu.Yine Azerbaycan’da yayınlanan 525. Gazete’de yer alan bir başka haberde ise; İran’ın, İslam Devrimi’nden sonra, 1982’de Nardaran’da istihbarat ağını yaratma ve Humeyni ideolojisinin propagandasını yapma yönünde çalışmalara başladığı, Azerbaycan’ın bağımsızlığını kazanmasının ardından bu kişilerin İslam Partisi kurulması yönünde faaliyetlerini sürdürdükleri vurgulandı.
Bu olaylara cevap gecikmemiş ve Kasım ayında bir anda İran Azerileri protesto gösterilerine başlamıştı. Bu konuyu daha önce analiz etmiştik.(tıklayınız)
30 Kasım tarihli Azerbaycan gazetesi Üsavat olayların yatıştığını rapor etsede bunun çok sürmeyeceğini öngörüyoruz. Sebebi ise aşağıdaki haber.
Zaten Rusya’nın güvenini kaybettikleri konusunda İran meclisinde birbirine giren parlamenterlerin, yeniden Rusya’nın favorisi olabilmek için Azerbaycan’ a daha şiddetli yükleneceklerini öngörebiliriz.
İlgili haberimiz için tıklayınız…