ODTÜ’de namaz kılan öğrencilere geçtiğimiz günlerde ne idüğü belirli bir grup saldırı gerçekleştirmişti. Konu herkesin malumu. Uzun uzun tekrarlamayalım onun yerine birkaç yıl öncesine gidelim.
18 Aralık 2012’ye…
Hatırlayın o günü!
ODTÜ’lü gençler okulu ve çevreyi ateşe verip UZAYA GÖNDERİLEN TÜRK UYDUSU’nu protesto ediyorlardı.Polisle çatışıyorlardı. Yapımına 2007’de başlanan GÖKTÜRK-2, 5 yılda bitirildi. YAZILIMLARININ YÜZDE 100’ü Türk mühendisler tarafından yapılan UYDU Çin’e ait roketle yörüngesine oturtuldu.
Peki Göktürk-2 ne yapıyordu?
Dünyanın çevresini sadece 93 dakikada dolaşabiliyordu…Uzaydan, yeryüzündeki bir kişinin kol saatini ve yelkovanın üzerindeki yazıyı bile görüntülüyordu.Yanındaki uyduları, sinyal bozucu sistemi sayesinde etkisiz hale getirebiliyordu.Gerçek zamanlı görüntü aktarımı yapabiliyordu.
Gece-gündüz yüzde 100 başarılı görüntü alabiliyordu.Hareketli hızlı çekim özelliği vardı. (ABD’deki bazı gelişmiş uydularda var)…Canlı cansız nesneyi hatasız ayırt edebiliyordu.
Daha da var ama öne çıkan özellikleri bunlardı. Özellikle İKİNCİ MADDEYE YOĞUNLAŞIN! Gökyüzünden bir insanın kolundaki saati ve yelkovanının rengini anında masaya koyuyordu! KAÇIŞ YOKTU YANİ! ABD medyası dün yazdı…Gökyüzündeki AKINCILARIMIZIN neler yaptığını…Anlaşılan, Göktürk dışında da etkili silahlarımız vardı! İnsansız Hava Araçları (İHA) hariç… Herkes anlıyor ama içerideki naylon SOL’cular ile MERKEZ MEDYA bir türlü anlamak istemiyordu. Dillerinde sadece ERDOĞAN vardı.Uydularımız fırlatılırken de Erdoğan protesto ediliyordu. Cumhuriyet tarihimiz boyunca YÜZDE 100 MİLLİ uydu bu dönemde yapılıyor, inanılmaz kaliteli görüntü ve fotoğraf elde ediliyor, bölge avucumuzun içine alınıyor ancak ODTÜ tüm bunlara ve Erdoğan’a karşıydı! Tıpkı Aydın Bey’in gazeteleri gibi… Karşı olan biri daha vardı o günlerde! İSRAİL! ‘Yüksek çözünürlüklü görüntüler yanlış ellere düşer!’ gerekçesiyle Türk uydularına da Erdoğan’a da karşıydılar…Kendileri tepemizde UYDULARLA dolaşırken hiç sesleri çıkmıyordu. Neyse… Bizim uydular son dönemde SINIRIMIZI MERCEK ALTINA ALDI! Hem Esad’ı hem PKK’yı salise salise izledi. Sizlerle paylaştığım fotoğrafa bakın! Kim ne yapıyorsa Ankara’nın anında haberi oldu. Kimine göre 3000, kimine göre ise 850 İŞ YAPAN uydu vardı.ABD yukarıda da pastanın büyük dilimini almıştı. Ama bizim dışımızda herkes oradaydı. 2012’de biz de o lige katıldık. Daha sonra oyuncularımızı artırdık!Tabii bizim orada olmamız birilerini rahatsız etti. Bunlardan biri ALMANYA idi. Hiç görülmemiş bir şey yaptı Almanlar… Bir ilk yaşandı.Bizim UYDULARIMIZI izlemek ve çalışmalarını aksatmak için CASUS UYDU gönderdi. Birileri hem PKK ile hem de casus uydu ile geliyordu, gelmeye çalışıyordu.
Ama başarılı olamadılar.GÖKTÜRKLER, Türk yazılımı sayesinde yukarıdaDESTAN yazıyordu.
Rus casus uydusu, gitmesini istemedikleri Esad’a düzenli olarak aşağıdaki hedeflerle ilgili bilgi aktarıyordu.Tüm hareketlilik anında Esad’a iletiliyor, Şam rejimi de bu bilgiler doğrultusunda istenilen yeri hemen imha ediyordu.Ama artık çok zor! Çünkü GÖKTÜRKLER o bölgeyle ilgili bütün bilgi akışını kesti. Biz engel olduğumuz için kimse HAVADA kafasına göre operasyon yapamıyordu. SİNYAL BOZUCU mekanizma ile bütün iletişimleri istediği an kesip atıyor, ama kendileri asla etkilenmiyordu! (…)
Yani bugün PKK’nın belini kıran ve bölgeyi Biri Bizi Gözetliyor evine çeviren uyduya karşı olan ODTÜ çetesi. Sonrasında aldıkları tepkilerden olacak olayı hemen saptırmaya ve Erdoğan düşmanlığı ile açıklamaya çalışmışlardı.
Tıpkı Gezi parkı kalkışmasında çiçek böcek diyerek yola çıkıp sonra da Türkiye’nin dev projelerini durdurmaya çalışan kafalar gibi. Oysa Türkiye tarihinde ilk defa askeri harcamalara bütçede ayrılan payın fazlasını eğitime aktaran parti Ak Parti idi. Bu bağlamda ODTÜ öğrencilerinin açtığı pankartın ne demek olduğunu varın anlamaya çalışın. Bütçede eğitime kaynak ayırmak ODTÜ lügatında bilimi satmak oluyormuş.
Onun için haksızlık yapmayalım. ODTÜ’de ki kafa sadece İslama karşı değil. Onlar Türkiye’ye de karşı. Ne diyelim… Eski ABD başkanı Thedore Roosevelt güzel söylemiş:
‘Bir insÉ’nı É’hlÉ’ken eğitmeden sÉ’dece zihnen eğitmek toplumÉ’ bir belÉ’ kÉ’zÉ’ndırmÉ’ktır. ‘
Bu bağlamda, siber saldırıların arttığı bu kritik günlerde Türkiye’nin internet altyapısını elinde tutan ODTÜ’den bu sistemlerin derhal alınması gerekmektedir. Bu kafalara devletin hiçbir sisteminin emanet edilemeyeceği (en azından temizlenene kadar) aşikardır.
ODTÜ belasından en kısa zamanda kurtulmak dileğiyle…