Bu feryatların değişik versiyonunu 2003’den hatırlıyorsunuz.

Batının ve sahibinin sesi ‘medyamız’ Kilis halkının feryad ettiğini yazıyor günlerdir.
YENİ ASYA

Soralım Yeni Asya’ya. Hayırdır beyler bu neyin bumerangı? FETÖ’nün bedduaları mı?
CUMHURİYET

TARAF

BİRGÜN

MEYDAN

SÖZCÜ

AMA HER ZAMAN EN PROFESYONEL GAZETE HÜRRİYET. GLADYO EĞİTİMLİ PERSONEL İŞİNİN HAKKINI VERİYOR.
DÜN GEREKEN SİLAHIN ADINI SANKİ TÜRK YAPIMI İMİŞ GİBİ LANSE EDİYOR

BUGÜN İSE BUNUN ABD SİLAHI OLACAĞINI HABER YAPIYOR

ŞAPKA ÇIKARARAK YORUMU SİZE BIRAKIYORUZ…
Bu gazeteci güruhunun feryatlarını en son ne zaman duymuştuk diye şöyle bir hafızamızı yokladığımızda aklımıza 2003 yılı geldi. Hani şu 1 Mart ABD işgal güçlerinin Türkiye’de konuşlanma/işgal etme tezkeresinin reddedildiği yıl. Neler istemişti bizden ABD?
2002 yılında ABD’nin Türkiye’den istek listesi kısaca şöyle idi;
Türkiye’de 80.000 asker ve 250 uçak konuşlandırılması, 6 ana havaalanı (Batman, İncirlik, Diyarbakır, Afyon, Antalya, Sabiha Gökçen) ve 8 yardımcı havaalanından (Muş, Balıkesir, Konya, Van, Erzurum, Erzincan, Çiğli) yararlandırılması, Limanlarda tam kolaylık sağlanması (3 ana liman, Mersin, İskenderun, Samsun; 2 yedek liman, Trabzon, İzmir), bu havaalanları ve limanlar arasında tüm kara ve demiryollarının serbestçe kullanılması, Irak’a yapılacak harekatta Türk topraklarının kullanılmasına izin verilmesi ve daha niceleri. Bu istekler Türk devletini alarm durumuna geçirmiş, Ecevit hükümetinin devrilmesinin ardından gelen Ak parti hükümeti döneminde ise bu istekler 1 Mart tezkeresi ile reddedilmişti. Bu reddin ardından ABD tasmalı medyamızın büyük bir bölümü yandık bittik feryatları atmış ama sonuçta bugünlere gelmiştik.
Neyse yine kimseyi umursamadan yoluna devam eden Türkiye olayın farkında;

‘KİLİS’E YAPILAN SALDIRILAR KİRLİ BİR PLANIN PARÇASIDIR’
Terörle mücadelenin gerektirdiği her türlü tedbiri alıyor operasyonları tek tek yapıyoruz. Türkiye terörden tamamen kurtuluncaya kadar mücadelemiz devam edecek. Taşeron örgütler Türkiye’nin iç çekişmelerile gücünü kaybetmesini ve bölgenin yeniden şekillenmesinde söz sahibi olmamasını istiyor. Kilis’e yapılan saldırılar kirli bir planın parçasıdır. Gerekli cevap anında verilecek gerekli adımlar yerinde atılacaktır ama birilerinin tuzağına düşmeyeceğiz.