“Ortaköy’deki saldırının tarzı IŞİD modellemesine uymuyor. Saldırgan 7 dakika boyunca içeride ve yürüyerek çıkıyor. Çıktığında polisle karşılaşmayacağını nereden biliyordu” diyor Terör Uzmanı Mete Yarar.
Reina’nın çok karışık olan iç düzenini herhangi bir saldırgan nereden bilebilir?
Girişte ve içerde 50 özel güvenlik olmasına rağmen hiç bir müdahale ile karşılaşmaması biraz garip değil mi?
Belli ki saldırgan Reina’nın iç düzenini çok iyi biliyor. Ona öğretilmiş. Ya daha önce mekana defalarca geldi, veya mekanın bir modeli birebir yapıldı, ne yapacağına dair eğitim aldı.
Katilin kullandığı bir bomba türü var. Buna Flashbang deniyor. Bu bomba yalnızca ABD’nin Özel Kuvvetleri’ne kayıtlı. Bomba patlatıldığında insanı kısa süreliğine kör ediyor ve sersemletiyor.
Saldırgan belki bu sayede kendisine birilerinin müdahale etmesini önlemiş olabilir.
Mekanda ölmeyi değil, öldürmeyi seçmiş ve sonra da elini kolunu sallaya sallaya çıkıp gitmiş.
İçerden, dışardan büyük destek aldığı açık.
Eylemin bir örgüt işi olmadığı, büyük bir servisin işi olduğu yapılış biçiminden ve eylem sonrası yürütülen kampanyadan anlaşılıyor.
EYLEME ABD’NİN ATTIĞI İMZA
Saldırgan Reina’da katliam sonrası bir iz bırakıyor.
Kullanılan Flashbang eylemin imzası.
Flashbang ABD yapımı olduğu ve ABD Özel Kuvvetleri’nin envanterinde bulunduğuna göre adres belli.
Burada asıl soru şu: ABD neden böyle bir eyleme imza atar?
Tabii işin kolayı var: “Filan tarihte, filan eylemde DEAŞ çalmış” diyebilir ABD.
Sonuçta Suriye ve Irak’ta ABD’nin özel kuvvetleri var. DEAŞ onlardan çalmış olabilir.
Bu ABD’yi diplomatik olarak kurtarır. Lakin gerçeği değiştirmez.
ABD, Reina katliamına imza atarak Türkiye’ye meydan okuyor.
“Ey Türkiye neyi göze aldığımı bilesin” diyor.
ABD neden bu noktaya geldi?
Kendisinin dışında bir dünya kuruluyor. Washington buna tahammül edemiyor.
Masadan atılmayı içine sindiremiyor. Masayı dağıtmaya kalkıyor.
TÜRKİYE MESAJI ALDI
Ankara ABD’nin imza atarak gerçekleştirdiği Reina saldırısından gerekli dersi aldı ve kararını verdi:
O kararı Başbakan Binali Yıldırım açıkladı:
“IŞİD’le biz mücadele ediyoruz ABD’nin bir halt ettiği yok.”
Bu Binali Yıldırım’ın ağzından Türkiye’nin net cevabı. “Bize bir şey yapamazsın” diyor Başbakan ABD’ye.
ABD’ye verilen asıl cevap ise şu:
“ABD, Türkiye’de daha fazla terör olsun diye PYD/YPG’ye silah veriyor. Bu kepazeliğe son verilmeli.”
Bu Ankara’nın Washington’a, “Bölgede ne yaptığını biliyorum. Senden korkmuyorum. Hazırlıklıyım” mesajıydı.
İNCİRLİK GÜNDEMDE
Türkiye İncirlik Üssünü ABD ve Koalisyon güçlerine açtığı Temmuz 2015’den bu yana hep bela ile karşılaştı.
20 Temmuz 2015 Suruç saldırısıyla başlayan süreç Suriye’de PKK’ya bir terör devleti kurdurmaya kadar varmıştı.
PKK içerde ayaklandırılmış, FETÖ üzerinden 15 Temmuz’da darbeye kalkışılmıştı.
ABD’nin İncirlik Üssü’nü Türkiye’ye karşı kullandığı ama DEAŞ’le mücadele için kullanmadığı ortaya çıktı. Hükümet bu konuyu gündemine aldı, Savunma Bakanı Fikri Işık “sorguluyoruz” dedi. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu daha net konuştu: “Halkımız da o zaman diyor ki, bunları niye tutuyorsunuz İncirlik Üssünde.”
Bunlar İncirlik Üssü’nün ABD’ye kapatılabileceği anlamına gelen sözler.
Başbakan Binali Yıldırım yarın Bağdat ve Erbil’e gidiyor. Türkiye Irak’la ilişkilerini geliştiriyor ve bir ABD kuklası olan PKK’yı Sincar ve Kandil’den de atmayı düşünüyor.
Türkiye Suriye’de yeni baştan 10 bin kişilik Özgür Suriye Ordusu kuruyor.
Bunlar ABD’ye karşı yürütülen hazırlıklar.
Bu noktada MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Oyum Meclis’te de, sandıkta da evet” diyerek tam bir dayanışma içine girdi. Türkiye’nin terörizmi yok etme dışında hiç bir seçeneğinin olmadığını belirtti. ABD’yi hedef gösterdi.
Noktayı Cumhurbaşkanı Erdoğan koydu:
“Dik ve soğukkanlı duracağız. Kaçmak namertlerin işidir, bizim milletimiz merttir. Bugün Türkiye yeni bir İstiklal mücadelesi içindedir.”
Bu ABD’nin attığı imzaya verilen cevaptır:
“Biz hazırız.”
Celal KAZDAĞLI
http://www.kanalahaber.com/yazar/celal-kazdagli/abd-reinada-neden-imza-birakti-28125/