Çakallar ve Efendileri…

TSK’nın Suriye’nin kuzeyinde başlattığı ‘Fırat Kalkanı’ operasyonu ile Türkiye-ABD arasındaki gerilim üst düzeye çıkarken ABD, PYD’yi korumak için yeni hamleler yapıyor. Cerablus’un temizlenmesinin ardından namluları PYD kontrolündeki Münbiç’e çeviren TSK’yı durdurmak için ABD’nin özel kuvvet unsurlarını TSK ile PYD arasındaki bölgeye konuşlandırdığı iddia edildi.

ABD Merkez Kuvvetler (CENTCOM) Komutanı General Joseph Votel’den Türk Ordusu il PYD arasında ABD özel kuvvetlerinin bulunduğunu doğrulayan açıklamalar geldi. Votel, ”Türk saldırıları şimdiye kadar YPG’nin de içinde bulunduğu isyancı gruplara eğitim veren 300 civarındaki özel kuvvetlere tehdit oluşturmadı. Nerede olduğumuzu çok iyi biliyorlar ama onlara sık sık bunu hatırlatabiliriz” dedi. (…)(Haber7)

Bu adamlar bizim ekmeğimizi elimizden alacaklar. Analiz yapmaya bile gerek kalmıyor. Kesip alt alta yapıştırınca resim kendiliğinden ortaya çıkıyor…
Yine de soralım; ABD Büyükelçisi acaba Kılıçdaroğlu’na başından geçen son suikast girişimi için geçmiş olsun dileklerini sunmuş mudur? Hükümete çok yakın durmamasını, 15 Temmuz ruhunu fazlaca abartmamasını ve acilen fabrika ayarlarına  dönmesini yoksa bundan sonrakilerin girişimden öteye gidebileceğini diplomatik bir dille izah etmiş midir?
Türk ordusunun bölgeyi avucunun içi gibi bildiğini bu hızla giderse bırakın Suriye’yi bir iki haftaya Kudüs’e dayanabileceğini, Demirtaş’la yeni Kobani olaylarının altyapı çalışmalarını yaptıklarını ve bu konuda CHP’nin desteğini beklediklerini, kendi askerlerinin tatilde bile yol bulamazken savaş stresi altında bölgede çok kolay kaybolabileceklerini/kaybedilebileceklerini;

Lihtenştayn’a gitmek isteyen iki ABD askeri, yolu sordukları kişilere ülkenin adını yanlış telaffuz ettikleri için kayboldu ve Lihtenştayn’a 600 kilometre uzaklıktaki Lichtenstein kasabasına ulaştı. Nereye geldiklerini anlayamayan askerleri, kasabadaki Oyuncak Müzesi’nin müdürü Jörg Fläming kurtardı. Alman Deutsche Wirtschafts Nachrichten gazetesinin haberine göre, yerel basına konuşan müze Jörg Fläming, birkaç hafta önce iki ABD askerinin müzeye girerek Lihtenştayn’ın başkenti Vaduz’a nasıl gideceklerini sorduklarını söyledi.
Fabrika ayarlarına dönmüş bir CHP’ye acilen ihtiyaç duyduklarını kibarca iletmiş midir?